Parantez İçi - (Yetersiz Bakiye)




‘Bitti!’
‘Ne bitti mi?’
‘Bitti!’
‘Hiç mi kalmadı?’
‘Bitti işte lan bitti!’
(…)

Hiç mi kalmadı diyor bana. Yok kardeşim dibinde biraz var sıyır istersen çatalla. Umut ne güzel şeymiş! Piyango çekilişinde kaybetse teselli ikramiyesi arar, 5 beden büyük alsa kıyafeti ‘Olsun seneye de giyerim’ der, fazladan mal alsa ‘Olsun yedeği olur’ der, yanlışlıkla bi şey verse ‘Başımın gözümün sadakası olsun’ der, yanlış binse otobüse ‘Ne yapalım gezmiş olduk’ filan der. 
Kaybettin.
Hiç yüzün gülmedi ve gülmesin senin.
Kazandığını da kaybet ve hatta kazandığını sandığın şeyden zarar et emi.

İyimserlik ayarlarımın conta yaktığı yeri darmaduman ediyorum ben. Çayı da şekersiz içiyorum bu arada. Bakkaldan aldığım sakızın şekeri kaçınca toz şekere batırırdım eskiden, şimdi onu da yapmıyorum mesela. Tuttuğum takım 90+3’ te gol yiyor çünkü. Yapmadığım hareketten penaltı kazanıyor rakip takım. Kalecimin adının yazdığı formayla dolaşıyorum sokaklarda. Egomun şiştiği yerleri toplu iğneyle patlatıyorum sonra. Otobüsümü de kaçırıyorum 10 saniye arayla; arkasından koşmuyorum artık. Arkamdan ağlasın diye öylece bırakıyorum tek lokmalık ekmekleri. Rölantiye alıyorum sonuçsuz sevdayı, hüzünlü bir Ümit Yaşar Oğuzcan şiiri uçarı bir Orhan Veli şiirine dönüşüyor. Kafesinden çıkarıyorum kuşları kapağını açıp, ısıtmadan yiyorum dünden kalan yemeği ve bu arada aptal televizyon dizilerinden nefret ediyorum.

Boşluklara bakıyorum boşluklara bakıp, şarkılardan da mana çıkarıp.
Hiçbir şey gülümsediğin gibi olmuyor, sıcak sohbetin gibi olmuyor, sarıldığın gibi olmuyor.
Gündüz başladığım geceyi buluyor.
Arkamdan iğrenç bir ses geliyor sonra dönüp bakıyorum arkama.

‘Yetersiz Bakiye’ diyor.

Yorumlar

Popüler Yayınlar