Yılların Başarısı/zlığı



Türkiyede spor dendiği zaman akla ilk gelen şeydir ‘Futbol’
Neden?
Çünkü yıllardan beri hastasıyız futbolun.
Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaştır ilk akla gelen takımlar arasında.
Kardeştir onlar, ezeli rakiptir de ayrıca.
Ne olur kalpleri kırmayalım, ne olur kalbiniz kırılmasın.
Siz hala aklımızda en büyüksünüz, değerinizden bi şey gitmiyor.
Ve pek çok Anadolu kulübü…

**

Bir gerçek var ki bunu da biliyoruz, futbol ilk bulunduğu gibi kalmadı.
Medya, siyaset, din, ekonomi, cinayetler, rüşvetler, şikeler…..  
ve pek çoğu Futbol dediğimiz sporun içinde tıpkı bir virüs gibi bakteri gibi dolanıp duruyor.
Zarar veriyor mu? Evet vermiyor değil.
Ne güzelim hayatlar daha baharındayken söndü.
Ne gereksiz yere kalpler kırıldı, yürekler acıdı.
Sırf maçlar kazanılsın, kupalar alınsın, futbol kulübü zenginleşsin, kulüp başkanları, idareciler, futbolcular zenginlikten dört köşe olsunlar diye yapılıyor bunlar.
Bunun içinde bir amaç var mı var…
Amaçlar sapmazsa işte o zaman gerçek bir oyun ortaya konur.

**


Öncelikle Fenerbahçe’yi kutlayarak başlamalıyım. Kendimde bir Fenerbahçe taraftarı olduğum için ayrı bir sevinç duyuyorum.
Hele bu yıl ki şampiyonluğun ligin bitmesinden haftalar önce olması başarıyı daha daha katlıyor. İlk 3 takımların sıralaması da gerçekten çok güzel.

1.Fenerbahçe
2.Galatasaray
3.Beşiktaş

3 büyükler yine sahnede.
Her yıl genellikle bu 3 takımdan birini şampiyon olarak görmekteyiz.
Öyle yada böyle bir şekilde şampiyon oluyor bu kardeş takımlar.
Yerli-yabancı futbolcusuyla, teknik personelleriyle, başkanıyla ve hatta taraftarıyla gerçekleşen ortak bir başarı bu.
Bireysellikten bazı açılardan uzaktır, takım halinde mutlak bir başarı gerekiyor.
İstikrar ve inanç takımların kupa kazanmasında olmazsa olmazdır.

**

Dün yani Fenerbahçe’nin şampiyon olma başarısına mı sevineyim yoksa yaşanan tatsız olayları mı üzüleyim bilemedim.
Bağdat caddesi Fenerbahçe’nin mutluluğunu da üzüntüsünü de görmüş bir yerdir.
Her ligin sonlarına doğru, artık şampiyonluğun belli olacağı maçlarda Fenerbahçe taraftarları Bağdat caddesine gider ve orada toplanırlar, yürürler.
Başarı sağlandığı olacakları bilirdik:
Şarkılar çalar, insanlar Fenerbahçe bayraklarını sallar, eğlenirlerdi….
Şampiyonluğun gittiği zamanlarda ise….
Dükkanlar parçalanır, arabalar ateşe verilir, polislerle mücadeleye girilir filan..

Dün yaşadığımız olayda ise tam tersi oldu.
Bağdat caddesinde bir GS Store’u yani Galatasaray futbol kulübünün ürünlerine satan mağazaya (kapalı olduğu halde) saldırıda bulunuldu; dükkanın kepenkleri açıldı, içeri yakılıp yıkıldı, mağaza artık mağaza olmaktan çıktı….



Anlayamıyorsunuz
Şimdi oradaki saldırıyı gerçekleştiren arkadaşlara sormak istiyorum.
‘Acaba elinize ne geçti?’
Fenerbahçe daha da mı güçlendi, sevap mı kazandın, mücadele mi verdin???
Fayda yerine zararı teşvik bu.
Eskiden başarısızlıklarda bir yerlere zarar verilirdi.
Şimdi başarı olduğunda bile zarar veriliyor.
Açıkça sormak istiyorum: ‘Neyin düşmanlığı bu?’



Sportmenlik Görün
Dün Fenerbahçe’nin şampiyonluğunu ilan etmesinin ardından Galatasaray spor kulübünün internet sitesindeki yazı dün haber oldu.
Galatasaray Fenerbahçeyi şampiyonluğundan dolayı tebrik ediyordu.



Budur...
Büyük spor kulübü olmanın ayrıcalığı budur.

Kazanamıyorsan tebrik etmesini bileceksin.
Daha iyisini yapmaya çalışacaksın, kızmayacaksın…
Başarı varsa kutlamak en büyük iç başarıdır.
Kendiyle ve taraftarıyla barışık olan takım böyle olur.




Neyin Nesi?
Bunu yani bu soruyu tüm 3 büyük kulübün taraftarına sormak lazım.
Neyin düşmanlığı bu, neyin kavgası, neyin husumeti?

Siz ki yıllardır birbiriyle rekabet halinde olan 3 büyük dev,
Siz ki kuruluşunuz bile aşağı yukarı aynı yıllara ait Çınarlar,
Siz ki şampiyonluğu çoğu kez tatmışsınız,
Siz ki Avrupa kupalarında ter dökmüş ve başarıya hasret takımlarsınız,
Siz ki tüm ülkenin birleşerek bir olduğu ortak payda,
Siz ki nice yıldızları görmüş kulüplersiniz,
Siz ki uslanmayan kardeşler…




Neyin kavgası bu?

Düşmanlık yerine….
Avrupa’da ve farklı turnuvalarda diğer ülke kulüplerini nasıl yenebiliriz hesaplarını yapmalısınız?
Birleşerek ülke olarak dünya kupasına uzun yıllardan beri neden gidemiyoruz acaba deyip sorgulamalısınız kendinizi,
Avrupa kupalarında neden fazla başarımız yok,
Türk oyuncular nasıl gelişir, nasıl dünya pazarında adımız duyulur,
Bunun hesabını yapmalısınız.

Kazananı yok bu kavganın...
Topu taca atmayı bırakın ve golü düşünün, maçı kazanın artık!
Lütfen…

Yorumlar

Popüler Yayınlar